Önal, BM Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) Suriye'deki siyasi durumun görüşüldüğü oturumda konuştu.
Suriye'de çatışmanın 13. yılında ekonomik zorluklarla beraber yaşam koşullarının kötüleştiğine dikkati çeken Önal, bu nedenle Suriye krizine kalıcı bir çözüm bulunması için uluslararası çabaların hızlandırılması gerektiğini ifade etti.
Önal, çözümün BMGK'nın 2254 sayılı kararı uyarınca geliştirilmesi gerektiğini anımsatarak, bu bağlamda Anayasa Komitesi'nin önemli bir platform olduğunu dile getirdi.
Anayasa Komitesi'nin bir yıldan fazla bir süredir toplanamadığına da dikkati çeken Önal, "Suriye rejimi süreci rehin almaya son vermeli ve Komite'nin çalışmaları daha geniş siyasi süreç bağlamında canlandırılmalı ve ilerletilmelidir." diye konuştu.
Büyükelçi Önal, bu çerçevede özellikle BM ve meşru Suriye muhalefeti olmak üzere tüm taraflarla istişarelerin önem taşıdığının altını çizdi.
Türkiye'nin mültecilere ilişkin tutumuyla ilgili ise Önal, ülkenin on yıldan fazla bir süredir milyonlarca Suriyeli mülteciye cömertçe ev sahipliği yaptığını anımsattı.
Önal, Türkiye'nin halihazırda en fazla mülteci ağırlayan ülke konumunda olduğunu da belirterek, Suriyeli mültecilerin güvenli ve onurlu dönüşlerinin kolaylaştırılmasının Suriye krizini çözme çabalarının temel parçası olması gerektiğini vurguladı.
Suriye'nin kuzeybatısında milyonlarca insana insani yardım ulaştırılması için BM'nin sınır ötesi insani yardımlarının kilit öneme sahip olduğuna vurgu yapan Büyükelçi Önal, bu misyonun BM İnsani İşler Eşgüdüm Ofisi'nin yerleşik operasyon şekillerinin muhafaza edilerek devam etmesi için BMGK'nın angajmanını sürdürmesi gerektiğine dikkati çekti.
Sahada sükunetin muhafaza edilmesinin büyük önem taşıdığına vurgu yapan Önal, özellikle İdlib'deki ateşkes ihlallerinden endişe duyulduğunu, mevcut kırılgan durumda yeni insani trajedilere yol açabilecek tırmanmalardan kaçınılması gerektiğini dile getirdi.
"Terörle mücadele kilit öneme sahip"
Büyükelçi Önal, "Terörle mücadele Suriye krizinin çözümü için kilit öneme sahip. Suriye'nin siyasi birlik ve toprak bütünlüğünün korunmasına hepimiz bağlı olmalıyız. Aynı zamanda komşu ülkelere yönelik tehditlerin giderilmesi de kritik önem taşımaktadır." vurgusunda bulundu.
Önal, Türkiye'nin BM Şartı'ndan doğan meşru müdafaa hakkı uyarınca Suriye'de terörizmin her tür ve biçimiyle mücadele etmek ve DEAŞ ile PKK/YPG gibi terör örgütlerinin istikrarsızlaştırıcı ve ayrılıkçı gündemlerini akamete uğratmak için mücadelesine devam edeceğini söyledi.