Beş yıllık Other Transaction Authority anlaşması çerçevesinde, Kaliforniya merkezli teknoloji firması; sistem mühendisliği, entegrasyon ve test hizmetleri sunacak. Bu hizmetler, entegre alt ölçekli, tam ölçekli ve hava fırlatma hizmetlerini içerecek. Tüm opsiyonların kullanılması halinde, anlaşmanın toplam değeri 1,45 milyar dolara ulaşacak.

Kratos, Leidos, Rocket Lab, Koda Technologies, Corvid Technologies, Northwind, JRC, Stratolaunch, CFD Research, PAR Systems, Minnesota Üniversitesi ve Purdue Üniversitesi gibi işbirlikçilerden oluşan bir ekibe liderlik edecek.

Kratos Kıdemli Başkan Yardımcısı Michael Johns, “MACH-TB 2.0 entegre ekibinin bir parçası olarak seçilmekten onur duyuyoruz,” diyerek, test platformu programının “hipersonik teknolojilerin hızlı bir şekilde geliştirilmesi ve sahaya sürülmesi için hızlı ve uygun maliyetli hipersonik uçuş testlerine duyulan ihtiyacı” karşıladığını belirtti.

Şirketin başkanı ve CEO’su Eric DeMarco ise, “Kratos, şirket tarihimizdeki en büyük sözleşme ödülünü almaktan onur duymaktadır; bu, Kratos çalışanlarının ve ekibimizin hem şirketimize hem de Amerika Birleşik Devletleri Ulusal Güvenliği’ne getirdiği değerin bir göstergesidir,” dedi.

Güney Kore, savunma sanayisinde 3D baskı Teknolojisini Genişletiyor Güney Kore, savunma sanayisinde 3D baskı Teknolojisini Genişletiyor

San Diego merkezli şirket, Zeus katı roket motoru ve DART AE scramjet insansız hava aracı gibi hipersonik sistemlerin test edilmesi ve sahaya sürülmesinde uzmanlaşmıştır.

Hipersonik Program

ABD Savunma Bakanlığı’nın MACH-TB programı, 2022 yılında, silahlı kuvvetler genelinde hipersonik yetenekleri artırmak, bir test platformu oluşturmak ve uçuş testlerini kolaylaştırmak amacıyla başlatılmıştır. MACH-TB 2.0 versiyonu ise, hipersonik uçuş testlerinin sıklığını ve maliyet etkinliğini artırarak tam uçuş test kapasitesine ulaşmayı hedeflemektedir.

Bununla birlikte, Temmuz 2024’te ABD Hükümeti Hesap Verebilirlik Ofisi (GAO), programın şeffaflığı konusunda Savunma Bakanlığı’na eleştirilerde bulunmuştur. GAO raporunda, “Hipersonik silah geliştirme üzerine yıllarca süren çabalar ve harcanan milyarlarca dolara rağmen, Savunma Bakanlığı henüz ilk operasyonel hipersonik silah sistemini sahaya sürememiştir. Bu ilk prototiplerin sahaya sürülmesi bile etkili veya uygun maliyetli bir yetenek sağlamayacaktır,” ifadelerine yer verilmiştir.

Bu tür verimsizlikler, Çin’in 2022’de hipersonik gemisavar balistik füzeleri sahaya sürdüğü ve Rusya’nın geçen yılın sonunda Ukrayna’ya benzer bir silah konuşlandırdığı bildirildiğinden, ABD’yi stratejik bir dezavantajla karşı karşıya bırakabilir.