Fiber optik bağlantıya sahip birinci şahıs görüşlü (FPV) insansız hava araçları, Ukrayna'daki savaşta önemli bir rol oynayarak modern savaş dinamiklerini değiştiriyor. Geleneksel FPV'ler, radyo frekansı sinyalleriyle iletişim kurarken, fiber optik FPV'ler hafif bir kabloyla sinyalleri ileterek, elektronik karıştırma tehditlerine karşı dayanıklılık sağlıyor. Bu, sinyallerin engellenmesini ortadan kaldırıyor, video kalitesini artırarak hedefleme doğruluğunu geliştiriyor.
Ancak, bu dronların tasarımı, güçlendirilmiş çerçeveler ve artırılmış motorlarla daha ağır yükleri taşıyabilecek şekilde uyarlanmış durumda. Fiber optik kablonun hafif olmasına rağmen, manevra kabiliyetini sınırlayan engeller ve hafif silah ateşi gibi zorluklarla karşı karşıya kalabiliyor. Hem Ukrayna hem de Rus kuvvetleri, bu dronları çeşitli taktiksel görevlerde kullanıyor; örneğin, hedefleri izlemek veya araçları vurmak için konuşlandırılıyorlar.
Kentsel ve açık alan çatışmalarında, fiber optik FPV'ler savunma boşluklarından yararlanarak avantaj sağlıyor. Ancak, zırhlı araçlara karşı etkileri sınırlı kalabiliyor ve birkaç dronun bir arada kullanılması gerekebiliyor. Bu dronlar, mekanik arızalar ve patlayan savaş başlıkları gibi operasyonel sorunlarla karşılaşabiliyor.
Video from a Ukrainian soldier of a Russian fiber optic cable FPV flying through the forest reportedly 7km from Russian forces.https://t.co/yRMyNiAvSV pic.twitter.com/mXQioRhqrR
— Rob Lee (@RALee85) December 11, 2024
Sonuç olarak, fiber optik FPV'ler, yumuşak hedefler için tehdit oluşturmaya devam ederken, gelişmiş savunma sistemleri ve taktiksel düzenlemelerle savaş alanındaki etkileri sınırlanabilir. Bu teknoloji, ilerleyen zamanla daha büyük bir tehdit haline gelebilir.