Rusya Savunma Bakanlığı, yaptığı açıklamada, Suriye’deki askeri operasyonların sürdürülebilir bir yapıya kavuşturulduğunu ve mevcut askeri varlığın optimize edildiğini belirtti. Bu kapsamda, Rusya’nın Suriye’deki hava ve deniz üslerinin sayısı azaltıldı ve personel geri çekilmeye başlandı. Bakanlık, operasyonların daha odaklı ve etkili hale getirilmesinin, maliyetleri düşürürken diplomatik ilişkileri güçlendireceğini ifade etti.
Bu gelişme, Orta Doğu’daki güç dengelerini yeniden şekillendirdi. İran ve Türkiye gibi müttefikler, Rusya’nın geri çekilmesiyle kendi askeri ve politik stratejilerini gözden geçirmek zorunda kaldılar. İran, Suriye’deki etkisini artırmak için yerel milis grupları desteklemeye devam ederken, Türkiye sınır güvenliğini güçlendirmek adına yeni adımlar attı.
Uluslararası toplum, Rusya’nın Suriye’deki askeri varlığını azaltmasını farklı şekillerde değerlendiriyor. Bazı analistler, bu adımı Rusya’nın diplomatik ilişkilerini iyileştirme ve ekonomik yükünü hafifletme çabası olarak yorumlarken, diğerleri Orta Doğu’da yeni bir denge arayışının habercisi olduğunu belirtiyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı, “Rusya’nın Suriye’deki askeri varlığını azaltması, bölgedeki güç dengelerini yeniden şekillendirecek ve diplomatik çözümleri destekleyecek,” diyerek bu gelişmenin olumlu bir adım olduğunu ifade etti. Avrupa Birliği ise, “Bu adım, Suriye’nin yeniden inşası ve uzun vadeli istikrarının sağlanması için fırsat sunuyor,” şeklinde konuştu.
Sonuç olarak, Esad rejiminin düşüşü ve ardından gelen Rus askeri varlığının sınırlanması, Suriye ve Orta Doğu’daki güç dengelerini yeniden tanımladı. Bu süreç, bölgenin geleceği açısından kritik öneme sahip olup, uluslararası aktörlerin yeni stratejiler geliştirmesine zemin hazırlıyor.
